Kader, üç küçük çocuğun ayrılan yollarını yeniden bağlayacak. Ve aralarından biri, nefretiyle her birinin hayatını baştan aşağı değiştirecek...
Esmer (Saruhan Hünel) ile Ali (Burak Hakkı) yetimhanede büyütülen ve geçmişlerini bilmeyen iki küçük çocuktur. Esmer ve Ali 6 yaşındayken, yetimhane kapısına bırakılan küçük bebek, iki çocuğun hayatına bambaşka bir renk katar. Küçük Ezel’e (Yeşim Büber) adını koyamadıkları bir sevgiyle bağlıdırlar.
Bu sevgi bağı Ezel’in 6 yaşındayken bir aile tarafından, evlat edinilmesiyle bir anda çözülür. Ezel yeni ailesinin evinde, adı ve tüm dünyası değiştirilmiş bir şekilde yaşamaya başlar.
Ali ve Esmer bu ayrılığın acısını çıkarmak için yetimhaneyi ateşe verip kaçarlar. Artık evsiz barksız Ezel’siz bir yaşam onları beklemektedir...
... 20 yıl sonra ...
Ezel’in yetimhaneden ayrılması ve Ali ile Esmer’in İstanbul’un karmaşık sokaklarında gözden kaybolmalarının ardından tam 20 yıl geçer ve yaşam onları hiç beklenmedik bir anda karşı karşıya getirir. Üçünün de bambaşka hayatları vardır.
Adı Aylin olarak değiştirilen Ezel evlenmiş, tıpkı kendisini evlat edinen babası gibi başarılı bir cerrah olmuştur.
Ali, İstanbul’un arka sokaklarında onu kıskıvrak yakalayan sivil polis tarafından büyütülmüş ve bugün organize işlerde başarılarına başarılar katan bir polis amiri olmuştur ve onu büyüten bu ailenin biricik kızları Nazlı ile nişanlıdır.
Esmer ise hayatın karanlık tarafında kalmış, mafyaya hizmet eden, patronu Süleyman Çesen’e (Fikret Hakan) sıkı sıkıya bağlı gözü kara bir adam olmuştur.
20 yıl önce savrulan ve birbirinden bir daha hiç haber alamayan bu üç gencin yolları yıllar sonra yeniden kesişecek ve birbirlerini tanımayan Ali, Esmer ve Ezel, kaderin kendilerini için hazırladığı müthiş bir oyunun kurbanı olacaklardır.